9 Eylül 2017

Histoire(s) du Cinéma: Les Signes Parmi Nous (Bölüm 8) | Son

9 Eylül 2017
2 aylık bir sürecin sonua geldik ve bugün Jean-Luc Godard'ın "Histoire(s) du Cinéma"sının son -sekizinci- bölümü olan "Les Signes Parmi Nous"'nun (Aramızdaki İşaretler) çevirisini, altyazı gömmesini, yüklemesini bitirmiş bulunuyorum. Böylece -bir bakıma- üzerimden de bir yük kalkmış gibi oluyor diyebilirim, çünkü ne zaman uzun soluklu bir işe girişsem, biraz da kendimle mücadeleye başlıyorum, bitirebilecek miyim bunu, yoksa yüzüme gözüme mi bulaştıracağım diye çekiniyorum. Ancak denebilir ki, yüzümün akıyla bu işi de eleyerek, eleğimi duvara astım.

Bölümde aslında sürekli bir veda havası vardı sanki, ya da ben son bölüm olduğunu bildiğim için o gözle izledim. Godard'ın önemli gördüğü ve seri boyunca bahsettiği hemen her filmden bir kare gördük. Zaten bana sorarsanız, bu serinin sonuna gelindiğinde, insan anlatabileceği bir şekilde olmasa bile, sinema denilen şeyin ne olması gerektiğini kavramış oluyor, hangi filmlerin değerli olduğunu görüyor. 

Burada, Godard'ın sinema üzerine aktardığı bir anekdotu eklemek istiyorum:
Rhône nehri kıyısında bir kasabaya gelen bir işportacının binlerce hikaye anlatabildiği için herkesle arkadaş olabildiği bir hikayenin anlatıldığı Ramuz'un yazdığı bir roman vardır.

Bir gün, günler ve geceler süren bir fırtına başlar. İşportacı, dünyanın sonunun geldiğini söyler. Ancak sonra tekrar güneş açar. Ve kasabalılar zavallı işportacıyı oradan kovar. İşte bu işportacı sinemadır.

Hazır alıntılamak işine girişmişken, Godard'ın kendini tanımalak için kurduğu çu cümleyi buraya bırakmadan nasıl geçeyim?
Eğer bir adam düşlerinde bir cennetten geçerse ve geçtiği yolun kanıtı olarak kopardığı çiçeği uyandığında elinde bulursa... Söylenecek ne var ki? İşte ben o adamdım.

İşte böyle sevgili dostlar! Altyazıya Türkçe Altyazı ve PlanetDP'den ulaşmanızın mümkündür.

Esen kalmaya çalışın. Ama esen kalsanız da kalmasanız da sonunun aynı yere çıkacağını unutmayın.

0 yorum var:

Yorum Gönder

 
Sağlıcakla kalmanızı dilerim.